haydar haydar

ne$et ertastan dinleyince ayri bir haz veren turku.


en melanet hirkasini
kendim giydim elimle
ar namus sisesini
tasa caldim kimene
ahh tasa caldim kimene

gah cikarim gokyuzune
seyrederim alemi
gah inerim yeryuzune
seyreder alem beni
ahh haydar haydar
seyreder alem beni

sofular haram demisler
bu askin badesine
ben doldurur ben icerim
gunah benim kimene
ahh haydar haydar
gunah benim kimene

Gah giderim medreseye
Ders okurum hak icin
Gah giderim meygedeye
Dem cekerim ask icin
Ahh Haydar Haydar
Dem çekerim ask icin

Nesimiye sormuslar
yarininen hosmusun
hos olayim olmayayim
o yar benim kimene
ahh haydar haydar
o yar benim kimene

ozellikle muslum gurses yorumu bir baska olan asik nesimi turkusu.

ali ekber çiçek’in çok güzel bir türküsü...

ondört bin yıl gezdim divanelikte
sıtk-ı ismin buldum pervanelikte
içtim şarabını mestanelikte
kırkların ceminde dara düş oldum
kırkların ceminde haydar haydar dara düş oldum

güruh-u naci’ye özümü kattım
insan sıfatından çok geldim gittim
bülbül oldum firdevs bağında öttüm
bir zaman gül için zara düş oldum
bir zaman gül için haydar haydar zara düş oldum

kibariye’nin annesinin haydar dümen’e seslenişi.

muzeyyen senar’dan dinlemenizi siddetle tavsiye ederim.

(bkz: havyar havyar)

ali ekber cicek’in olumu ile oksuz kalan turku.

(bkz: nesimi)

(bkz: haydari)

http://tinyurl.com/28sm8h
turku demek namumkun olan senfonik bir saheser

itirazi olan beri gelsin..
http://tinyurl.com/22qpxu

ayrica;
(bkz: sidki baba)
(bkz: asik pervane)

üç avukat ve üç doktor arasında kavga çıkmasına sebep olmuş efendim.

"aşık nesimi’nin ’haydar haydar’ türküsü, istanbul barosu’nda görev yapan üç avukat ve üç doktorun adının karıştığı kavgaya sebep oldu. beyoğlu’nda bir ocakbaşı restoranda yaşanan tartışmada, türkü söyleyen sanatçının, ’bu melamet hırkasını ben giydim sırtıma. ar namus şişesini taşa çaldım kime ne’ dizelerindeki ’ar namus’ kelimesi yerine, ’arnavut şişesi’ demesi üzerine iki taraf arasında tartışma çıktı.

’iyi bilmek gerekir’
olay yerine polislerin gelmesi üzerine taraflar arasındaki gerginlik sona ererken, avukat celal güngördü hakkında polise hakaret ve mala zarar vermek suçundan, beyoğlu 5. asliye ceza mahkemesi’nde 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. güngördü, ifadesinde "bu türkünün alevi tasavvuf felsefesini yansıttığını, iyi bilmek gerektiğini söyledim. bunun üzerine yan masadakilerle tartışma yaşandı" dedi. sanık avukatı erdal doğan ise müvekkili için şikâyetçilerin görev yaptığı taksim ilkyardım hastanesi’nde 00.40’da hazırlanan sağlık raporunda darp olduğunun belirtilmesine rağmen, bir saat sonra hazırlanan ve ’darp izine rastlanmadı’ şeklindeki raporun düzmece olduğunu belirtti."

http://www.sabah.com.tr/haber,8ae182df19e74d6398b659ce2a8d24b9.html

rüzgarı çağırmak için söylenir (bkz: gel haydar gel) (bkz: es haydar es)

isim ve soyisimin aynı olması durumuna örnektir.

arada sırada kendime kendime gelmek için dinlediğim ve birisi bir şey dediğinde "günah benim kime ne" diye sık sık bir parçasını kullandığım nesimi’ye ait muhteşem eser.

farkında olmadan ya da farkında olarak kendimizi her konunun bilirkişisi, sofusu ilan ederek, herkesi kendi kurallarımız, düşüncelerimiz, hayat tarzımıza göre eleştiriyor, sonra da gidip en küçük fırsatta kendimiz yapıyoruz. başkalarının namusunu, günahını, zayıf noktasını ararken kendimizinkileri unutuyoruz.

adam olayı taa ne zaman çözmüş, biz hala şunu yasaklayalım, bu günah, bu ayıp, bu namus bu ahlak diye kendi bildiğimiz kuralları etrafımıza dayatıyoruz. bu eseri dinledikçe, sanki her şeyi daha iyi anlıyorum, bak şimdi gidicem yine dinleyeceğim. tam da bu günlere uygun oldu !!

http://tinyurl.com/mfugxve